Onun adı Cemal Oral...
Yaşı 50 ile 70 arası olan 80 li yılların başında, Üsküdar’dan Beykoz’a azıcık amatör futbolla ilgisi olan herkes onu tanırdı ve severdi. Toprak sahaların Maradona’sı, tatlı tatlı esen rüzgârıydı. Daha16 yaşında amatör kümede gol rekoru ile gol kralı olmuş, hatta bir maçta 11 gol atınca maçın hakemi yeter ayıp oluyor kardeşim daha atma demiş. Amatör takımdan genç milli takıma giderek Üsküdar’ın Çengelköy’ün haklı gururu olmuştu. Onu seyretmek için günler öncesinden planlar yapılır, gazeteden Çengelköy Talimhanespor’un maç programı not edilir, işler ona göre ayarlanırdı. Onu seyretmek çok büyük bir keyifti. Çengelköy’den hocası Puşkaş Ergün onu özel olarak Türk futboluna Fenerbahçe’ye hazırlarken, Çengelköy spor kurucu başkanı bir dönem de Fenerbahçe başkanlığı yapmış Hasan Özaydın, spor yazarları, antrenörler ve onu tanıyan herkes, Türkiye’nin en büyük yıldızı olacağına kesin gözüyle bakıyordu. Gazeteler birçok takımın transfer listesinde olduğunu yazıyordu. O dönem Fenerbahçe ile antrenmanlara çıkmış imza atması beklenirken bir vesileyle Ankara PTT Spora transfer olarak herkesi şaşırtmış, adeta kendi kaderini kendisi yazmıştı. Gedikpaşaspor da başlayan, Ankara PTT, Bartın spor, Eyüp spor, Küçükköy spor Çamlıca spor ve son olarak da başladığı yer Çengelköy spor da biten Allah vergisi bir yetenek di. Ama olmadı mı olmuyor. Kader mi desek, yazı mı desek, kendi etti mi desek bilmiyorum lakin bildiğim tek şey izlemeye doyamadığımız Boğaz’ın Maradona’sına çok yazık oldu.
Hem kişiliği hem de yetenekleri ile Üsküdar’ın yakın geçmişte akıllarda kalan sayılı yıldızları arasındaki yerini almıştır. Kendisine güzel bir ömür, saygılarımı sevgilerimi sunuyorum.